HAARP ve Nikola Tesla

HAARP (High Frequency Active Auroal Research Program) yani yüksek frekanslı etkin güneşsel araştırma programı. Haarp ilk kez ünlü bilim adamı "Nikola Tesla" tarafından ortaya atılmış bir proje.

Ama önce size Nikola Tesla'dan biraz bahsedeyim. Kimdir bu adam ?

Tesla 6 tane dil bilen, 800 tane patentli icadı olan, muhteşem bir hafızaya sahip dehaydı. Yaptıklarından birkaç tanesini sıralayalım. Mesela sanılanın aksine radyoyu Guglielmo Marconi değil Tesla bulmuştur. Edison'dan daha az tanınmış olması çok şaşırtıcıdır. Çünkü Edison Tesla'nın muhteşem fikirlerini çalmıştır desem yanılmış sayılmam. Alternatif akım, flüoresan, X-ışınları, uzaktan kumanda, kablosuz iletişim... vs. gibi bir çok icatta da Tesla'nın ismi geçer. Bunların yanı sıra çok çılgın fikirleri de vardır. Hatta bazıları bu gün bile anlaşılamamıştır. İşte o fikirlerden birkaçı;

Savaşlara son verecek süper savunma kalkanı, elektriğin kablosuz iletimi ( iyonosfer tabakasını kullanarak tüm dünyayı aydınlatmayı amaçlıyordu ve bu da demek oluyor ki bütün dünya için bedava elektrik ), meteorolojik koşulların kontrolü, insan bedeninin enerjisiyle çalışabilen araçlar ve deprem makinaları gibi bir çok fikir. Şu hikayeyi belki duymuşsunuzdur ama ben yine de aktarayım.

"1910'ların başında bir gün cebinde ufak bir cihaz olan orta yaşlı bir adam New York'um Wall Street'inde tamamlanmamış bir inşaata girdi. Cihazını çelik kirişlerden birine bağladı. Bir süre bir takım ayarlar yaptı. Cihaz çalıştıktan sonra çelik yapı gıcırdamaya ve sallanmaya başladı. Sallanma öyle bir hal almıştı ki inşaat işçileri panik içinde en alt kata koşturdular. Az sonra polis de gelince adam cihazı cebine koydu ve binadan ayrıldı. Görgü tanıkları sallantının 10 dakika daha sürmüş olması halinde binanın yıkılacağını söylemişlerdir."
     Ve aynı adamın 15 yıl önce yanlışlıkla New York'taki birçok bloğu içine alan bir mahalleyi de salladığı rivayet edilir. Hatta o zaman polisin laboratuvarına baskın yaptığında bir nevi osilatör olarak adlandırabilecek cihazın bu kişi tarafından balyozla kırıldığı ve polise teslim edilmediği iddia edilir."

İşte hikayede geçen bu adam da anlaşılacağı üzere Nikola Tesla'dır.

Tesla I. Dünya Savaşı sırasında Alman denizaltılarının yerini saptamak için radar dalgalarını bulmuştur fakat o zamanlarda Amerikan Deniz Kuvvetleri'ne bu öneri saçma geldiği için radar cihazı 25 sene gecikmeli olarak bulunmuş oldu.

1930'larda 200 km ötedeki bir uçağı düşürebilecek elektromanyetik şua gönderen bir top icat ettiği söylenir ama bununla ilgili herhangi bir belge yok Fakat 1943'te Tesla ölünce evini basan FBI'ın Tesla'nın bütün evraklarına el koymuştur. Bugüne kadar bu belgelerin hangi aşamada değerlendirildiği nasıl kullanıldığı birer muamma. ABD'de "çok gizli döküman" adı altında saklanan bu belgelerin çok az bir kısmı ailesine teslim edilmiştir. Bu da muammaları derinleştiriyor sanırım.

Ayrıca Philadelphia deneyi de Tesla'nın bir ürünü. Bilmeyenler için kısa bir özet geçecek olursak. Deneyde bir gemi 600-700 km yol almış 5 dakika içerisinde dünyanın çeşitli yerlerindeki limanlarda aynı anda görülmüş. Gözlemcilerin raporlarına göre mürettebat geminin duvarları içerisinden geçebiliyor hatta birçoğu da gemiyle bütünleşmiş bir vaziyette duruyorlarmış. Gemi ise sonradan bulunamıyor. Hatta bazı teorisyenler günümüzde görülen ışıklı gök cisimlerinin UFO değil de bu deneyin bir parçası olduğunu düşünmekte.

Neyse Tesla ile ilgili söylenecek yazılacak çok şey var o yüzden merak edenler detaylı araştırmasını yapabilirler. Asıl konumuz olan HAARP Projesine geri dönecek olursak bu projede de Nikola Tesla'nın parmağı vardı. Tesla'nın fikirleri doğrultusunda geliştirilen bu çalışma şunlara neden oluyor;

-2.000 km öteden insanları etkileyebiliyor. Mide bulantısı , kusmaya yol açabiliyor ve insanları yön tayini duyularını etkileyebiliyor.

-Yaydıkları elektro manyetik dalgalarla kitle imha silahları kullanmadan düşman elektronik sistemlerini felç edebiliyor.

-İyonosfer tabakası kendi haberleşme sistemi bozulmadan karşısındakinin haberleşmesini hatta küresel haberleşmeyi bozacak şekilde etkilenebiliyor.

-MR cihazı kullanır gibi yerkürenin kilometrelerce altının röntgenini çekebiliyor ve yeraltı askeri tesisler ile doğal kaynakları saptanabiliyor.

-Küresel meteorolojik değişiklikler yaratmak mümkün olabiliyor.

-Haberleşme ve casus uyduların imhası mümkün olabiliyor.

-Dünyanın çok uzak köşelerindeki TV, radyo ve haberleşme sistemlerini etkilemek mümkün olabiliyor.

-Canlıların temel DNA kopyalanmasının etkilenmesi mümkün olabiliyor.



 Nikola Tesla'nın bundan 100 yıl öncesinde bulmuş olduğu prensiplerle çalışan bu silah sistemleri birçok ilginç alana uyarlanabiliyor. Bundan 100 yıl önce bir mahalleyi sallayabilecek derecede bir araç geliştiren bu adamın fikirleri bugün eğer sadece tek bir gücün altında ise ve bu fikirlerin daha da geliştirilip çoğaltıldığını düşünürsek şayet insanı ürkütüyor doğrusu.

Yukarıda saymış olduğum bu maddelerde insanlar üzerindeki fiziksel ve ruhsal  etkilerini sağlamada önemli olabilecek bir araç var ki bu insanı daha da bir korkutuyor. O da artık büyük küçük herkesin elinde bulunan cep telefonları. Cep telefonlarının anten vericileri sayesinde Tesla'nın fikirlerini kötü yönde kullanırlarsa eğer insanlığın hangi boyutlara taşınacağını az çok hayal edebilirsiniz.

Ayrıca bu projeyle ilgili değinmek istediğim bir konu daha var ki o da depremler.

Nikola Tesla'nın insanlığın yararına olacak bir projesi daha vardı. O da yazımın başında değindiğim deprem makinaları. Tesla önceden kontrollü olarak deprem yaratarak daha büyük olası depremlerin enerjisini boşaltmayı amaçlıyordu bu icadıyla. İşte bu noktada aklımıza gelen soru da şu dünyada olmaması gereken yerlerde meydana gelmiş depremlerde bu çalışmanın bir ilgisi var mı acaba ?

Deprem kuşağında olamayan Almanya, Hollanda, Belçika üçgeninde 13 Nisan'da meydana gelen depremler acaba HAARP'ın bir projesi miydi ?

Şu bilgileri de dikkatle okumanızı tavsiye ederim.

Çin'in Taşgan bölgesinde ABD'nin bağımsızlık ilanından tam 200 yıl sonra aynı anda meydana gelen depremde 250.000 kişi öldü.

2001 Haziranında G-8 toplantısı yapılan İtalya'da toplantıyla aynı anda Etna Yanardağı faaliyete geçti.

1995'te Tokyo metrosundaki sarin gazı terörünü yaratan Aum tarikatının kainatın sonunu getirecek felaket silahları üzerine çalıştığı ve Tesla'nın silahlarıyla da ilgilendikleri iddia edilmişti. Aum lideri 17 Ocak 1995'te meydana gelen Kobe depremini 9 gün önceden tahmin ettiği iddia edilmektedir. Bu depremde şehrin kobay gibi kullanılıp dünyanın içindeki enerjinin Tesla'nın elektro manyetik dalgalarla açığa çıkarıldığı da bu tarikat üyeleri tarafından söylenmektedir.

28 Mayıs 1943'te Batı Avusturalya'nın hiç deprem olmayan Leonora-Laverton bölgesinde 3.7 ölçeğinde deprem oldu. Önce bunun bir meteoroid çarpması olduğu düşünüldü fakat bu bulgu kanıtlanamadı. Görgü tanıkları depremden biraz sonra gökte iki saat kadar süren portakal ve gümüş rengi bir aydınlanmanın oluştuğunu söylediler. Sonra aniden bu ışık kayboldu. Depremin merkez üssünün hemen yanında bir süre evvel bir kısım Aum tarikatı mensubunun bir çiftlik satın almaları ve bazı nükleer fizikçileri buraya getirmeleri acaba bir rastlantı mıydı sorusu akıllara geliyor ?

HAARP'ın internet sitesi de mevcut. ( Siteye buradan ulaşabilirsiniz.) Bu sitede indüksiyon manyetometresi bilgilerine ulaşabilirsiniz. İstediğiniz bir tarihi giriyorsunuz ve o tarihin grafiğini size sunuyor. Örneğin bugünün grafiği şu şekilde



Herhangi sıradan başka bir tarih daha girdim (7 Mayıs 2011) Onun da grafiği şöyle;


Az çok grafiklerin neye benzemiş olduklarını anlamışsınızdır. O halde şimdi hepinizin çok iyi bildiği 17 Ağustos depreminin olduğu grafikleri göstermek istiyorum depremden iki gün öncesinin grafiği şu şekilde;


Depremden bir gün öncesinin grafiği de şöyle yani 16 Ağustos 1999.Grafikteki artışı fark etmişsinizdir ve 20:00'dan sonraki siyahlığı.



Fakat asıl önemli olan 17 Ağustos tarihinin grafiklerini açmak istediğinizde ise garip bir sayfayla karşılaşıyorsunuz.

                    

17 Ağustosla ilgili veri bulamıyor sayfa nedense. Depremden bir gün sonrasının kayıtlarında ise öğle saatlerine kadar bir şey göremiyorsunuz ve sonrasında da giderek azalmaya başlayan bir grafik var.


Nedense bu grafikler bana ilginç geldi. Bu grafikleri diğer büyük depremler için de değerlendirebilirsiniz.Yazıyı tamamen okuduysanız sabırlı bir insanmışsınız = ) Artık yorum sizin...




2 yorum:

  1. Güzel bir yazı olmuş,sarin gazını araştırırken tesadüfen okudum.Blogunuzu takip edeceğim.

    Selen

    YanıtlaSil